27 Nisan 2015 Pazartesi

NEDEN KURU BAKLAGİL TÜKETMELİYİZ?

  Kuru baklagiller, leguminous bitkilerinin olgunlaşmış tohumlarıdır. Bu bitki ailesinin havanın azotunu biriktirme özelliğine sahip olmasından dolayı toprağı azot yönünden zengindir. Bu nedenle en kaliteli bitkisel protein kaynaklarıdır. Leguminous bitki ailesinin genel 600, 1300 özel çeşidi vardır.
  İnsanlar tarafından en yaygın kullanılan kuru baklagiller; nohut, mercimek, kuru bakla, kuru fasulye, bezelye, börülce ve soya fasulyesidir. Türkiye’ de ortalama kişi başına günlük kuru baklagil tüketimi 31 g civarındadır. Kuru baklagiller Orta ve Güney Amerika’ da ve Güney Doğu Asya’ da daha yüksek düzeylerde tüketilirken Avrupa ülkelerinde tüketim düzeyi daha azdır.
 . Kuru baklagiller, olgunlaşmış tohumlar oldukları için esas bileşimleri karbonhidrat ve proteindir. Tanelerinin dış kısmında posa, iç kısmında ise nişasta bulunur. Bu özelliğinden dolayı bağırsakları çalıştırır, kabızlığı önler.
. Kuru baklagillerin içerdiği yağ özellikle çoklu doymamış yağ asitleri yönünden zengindir. En yağlı olanı ise soya fasulyesidir.  Çoklu doymamış yağ asitleri kalp damar hastalıklarını önlemede etkili olan yağ asitleridir.
. Yüksek protein içeren kuru baklagiller özellikle et veya yumurta tüketemeyen/ maddi durumu yetersiz olan kişiler için ideal besinlerdir. Özellikle çocuklar ve yaşlılar tarafından tüketimi de kolaydır. Ancak içerdikleri proteinin kalitesi düşük olduğu için (bitkisel protein kaynağı) mutlaka tahıllı besinler ile tüketilmesi önerilmektedir. Protein açısından en yüksek değere sahip olan kuru baklagil ise soya fasulyesidir. Ancak nohutun ve mercimeğin sindirimi daha kolaydır.
. Kuru baklagiller kalsiyum, çinko, magnezyum ve demir mineralleri yönünden ve B 12 vitamini dışındaki B vitaminleri ile E vitamininden zengindir. Bu özelliği nedeniyle sinir sistemi sağlığı, kemiklerin büyüme ve gelişmesi, yara iyileşmesi, çocuklarda büyüme ve gelişmenin desteklenmesi, kansızlığın önlenmesi gibi etkilere sahiptir.
. İçerdiği fitatların ve tanenlerden dolayı, kuru baklagillerin çinko, kalsiyum ve demirin kullanım oranını azaltabilmektedir.  Bu nedenle kuru baklagiller mutlaka C vitamini içeren besinler (çilek, maydanoz, patates, limon, kuşburnu vs.) ile beraber tüketilmelidir. Ayrıca ıslatma suyunun dökülmesi, pişirme suyunun tüketilmesi de etkili olmaktadır.
. Posa içeriğinden dolayı gaz yapıcı özellik gösterebilmektedir. Bu yüzden bağırsak hassasiyeti olan kişilerin ıslatma suyuna 1 çay kaşığı karbonat atmaları önerilir.
. Kuru baklagiller özellikle soya fasulyesi flavonoidler  grubunun alt birimi olan izoflavonları içerir. Bu bileşiklerin kanser ve kalp hastalıklarından koruyucu oldukları bilinmektedir.
. Kuru baklagiller posa, protein, demir, çinko, B vitaminleri (B12 hariç), kalsiyum, çinko yönünden zengin, yağ içeriği yönünden fakirdir. Bu özellikler kuru baklagilleri harika bir besin yapmaktadır. Her yaşta kişinin tüketebileceği kuru baklagiller haftada en az 2, 3 kere tüketilmelidir. Kuru baklagiller hem kilo vermede etkili hem de kilo korunumunda etkilidir.
. Posa içeriğinden dolayı düşük glisemik indeksli besinlerdir. Bu nedenle şeker hastaları için alternatif besinlerdir. Ayrıca yine posa içeriğinden dolayı kolesterolün emilimini azaltarak kalp-damar hastalıklarını önlerler.

26 Nisan 2015 Pazar

KOLESTROL VE BESLENME

http://www.nutrasystem.com.tr/?title=kolestrol_ve_beslenme&m=Sayfalar&id=198&ek=169&m_id=196

Kolestrol ve Beslenme

Kolesterol yağa benzeyen fakat tamamen yağ olmayan bir maddedir. Yapısı ve organizmada ki görevleri yağlardan farklıdır. Kolesterol bazı hormonlar ve tüm hücrelerin yapısında bulunur. Ayrıca yağların emilimini sağlayan safranın bileşiminde yer alır. Ancak kanda kolesterol düzeyinin artması kalp hastalıkları ile ilişkilidir.
 
HDL Kolesterol: Yüksek Dansiteli Lipoprotein anlamına gelir. İYİ Kolesterol ‘dür. Damarları süpürge gibi temizler. Yükseltmek için en iyi yol sigara içmemek ve egzersiz yapmaktır.
 
LDL Kolesterol: Düşük Dansiteli Kolesterol anlamına gelir. KÖTÜ Kolesteroldür damarlarda birikerek tıkanma riskini arttırır.

 
 Kan kolesterolünüzü düşürmek için
 
Diyetinizde aldığınız yağ miktarını azaltın 
Doymuş yağlar yerine doymamış yağlar tercih edin
Kolesterolden düşük beslenme şeklini seçin 
Daha fazla posa tüketin
Vücut ağırlığınızı koruyun veya fazla  kilolu  iseniz düzeltin
Fiziksel aktivite yapmaya özen gösterin
 
Kolesterol düşürücü özelliği bulunan 
 
Sıvı yağları (özellikle zeytinyağı)
Kepekli undan yapılan ekmeği, tam tahıllı ekmeği, bulguru, makarna gibi tahıl ürünlerini
Meyve ve sebzeleri
Kuru baklagilleri
Soya ve soya ürünlerini ARTTIRIN
 
Kolesterolü yükselten
 Katı yağlar
Yağlı veya yağda kızartılmış etler
Şarküteri ürünleri
Kremalı pastalar, kurabiyeler ve keklerİ 
Yağlı peynir, yoğurt ve sütü AZALTIN    
Kiloya bağlı kolesterol artışlarında diyetisyen eşliğinde bir beslenme programı uygulanması en doğrusu olur.

9 Nisan 2015 Perşembe

SPORCU BESLENMESİ

http://www.nutrasystem.com.tr/?title=spor_beslenme_programi&m=Sayfalar&id=184&ek=169&m_id=176

Sporcu beslenmesindeki amaç cinsiyet, yaş ve fiziksel çalışmaya göre, gereksinim duyulan bütün beslenme ögelerini ve harcanan enerjiyi yeterli oranlarda sağlamaktır. Her türlü idman, derecesi ve süresine göre enerji harcaması gerektirir.


Özellikle yarışlar ve müsabaka öncesi performansı oldukça artırabilecek bir şekilde özel diyetler uygulanıp, diğer zamanlarda ise antrenmanın türü ve süresine göre özel beslenme programı uygulanır. Amaç kas glikojen düzeyini en üst noktaya taşımaktır.
Diyetle yeterli karbonhidrat, esansiyel yağ asidi, protein, vitamin, mineral ve suyun tüketilmesi optimal fiziksel performans için yeterli ve gereklidir. Çünkü enerji oluşumu ile ilgili bu esansiyel besin ögelerinin yetersiz tüketimi egzersiz sırasında fizyolojik ve psikolojik fonksiyonları olumsuz yönde etkilemektedir. İyi beslenen sporcuların çeşitli esansiyel besin ögeleri ve ticari diyet suplementlerini kullanması gerekli değildir.
Sporcuların bu konuda en doğru şekilde yani; doktor ve diyetisyen danışmanlığında çalışmaları gereklidir.